Lahor’u bana sevdiren kişi ve ‘Hızır’ sanılan bakkalın komşusu: Faruk Ali Han (3)

Namaz aşığı bir insan: Faruk Ali Han (2)
Temmuz 31, 2021
Bahar’ın oyuncak bebeği ve Pakistanlı komşunun gözyaşları
Ağustos 3, 2021

Lahor’u bana sevdiren kişi ve ‘Hızır’ sanılan bakkalın komşusu: Faruk Ali Han (3)

Faruk Ali Han (sol başta) ve çocukları...

Eğitimci ve araştırmacı Doğan Yücel, geçen mayıs ayında vefat eden Lahor’un tanınmış iş adamı ve akademisyenlerinden Faruk Ali Han’ın (Farooq Ali Khan) portresini yazdı. Son bölümde arkadaşının Faruk Bey ile olan ilginç bir hatırasını da aktardı.

Üçüncü Bölüm:

2009 yılı başında Sadettin Bey Lahor’a gelmişti. İş adamlarını gruplar halinde bir araya getiriyorduk. Sadettin Bey’i onlarla görüştürdük, ben de tercümanlığını yaptım. 2009 yılı mayıs ayında Karaçi’deki bir arkadaş İslamabad’a gitti. Onun yerine Lahor’daki en eski dernek çalışanı olarak ve biraz da tecrübeli olmamdan dolayı genel müdürlük beni Karaçi’ye görevlendirdi. Bunu öğrendikten sonra içlerinde Faruk Bey ve yakın çevresinin de bulunduğu kişiler bir veda yemeği organize etmiş. Bu yemekte geride kalan yaklaşık beş yılın güzel hatıralarını andık. Bazı arkadaşların gözleri doldu. Herkes o akşam benimle ilgili hatıralarını paylaştı. Faruk Bey’in dükkan komşusu olan iş adamının hakkımda söyledikleri hâlâ aklımda: “Doğan Sahip, kan ter içerisinde kalmış bir şekilde gelirdi, o terli hali ile bana sarılırdı. Bu sıcakta terler içinde buralara kadar geliyor, bizi ziyaret ediyor diye çok şaşırırdım. Onu hiç unutmuyorum.” O zamanlar ziyarete mecburen terli halde gidiyordum çünkü arabamın kliması yoktu.

Takip eden birkaç hafta sonra bir pazar günü okulda tekrar kahvaltı verdik. Orada diğer tanıdıklarla da vedalaştık. Ben ilk defa bir şehirden ayrıldığım için ağladım. Lahor’da geçirdiğim beş yıl hayatımın unutulmaz en güzel beş yılıydı. Lahor’u bana sevdiren onu benim için güzelleştiren belki de en önemli değerlerden birisi Faruk Ali Bey’di.

‘Pakistan’daki Yerli Türkler’ belgeseline katılmış

Karaçi’de kayınpederinin fabrikası vardı. Kayınpederinin kardeşi ve yeğeniyle tanıştık. Onlarla da çok samimi, ailece dost olduk. Birkaç defa fabrikalarına gittim. 2009-2011 yılları arasında birkaç kez daha Lahor’a gitme imkanım oldu. Bu arada yine kendisini ziyaret ettim. En son Pakistan’a 2014’ün mayıs ayında gittim. Kendisi çok mutlu oldu. Ben Pakistan’dan ayrıldıktan sonra oğlu bilek güreşi müsabakalarında Pakistan dereceleri yapmış, aldığı kupaları gösterdi. O zaman iş adamı tanıdıklarını da çağırmış. Hep beraber evinde eski günleri yâd ettik.

Vefatına kadar olan son yedi yılda tekrar yüz yüze görüşemedik. Galiba işin en acı tarafı da bu. Ortaokulda PakTürk’e kaydettiğimiz oğlu şimdi Lahor’da önemli bir görevde. Diğer kardeşi de babasının işlerini devraldı. Fırsat bulduğunda oğullarını Türkiye’ye gezmeye göndermişti. Onun için neredeyse bütün Türkler aynıydı. TRT’nin “Pakistan’daki Yerli Türkler” belgeseli çekimine katılmış.

Faruk Ali Han

Eşine ve ailesine uzun, sağlıklı bir hayat diliyorum. Faruk Bey’e kabir aydınlığı ve Firdevs cennetlerinde makam nasip olmasını diliyorum. Yine Cenab-ı Hak’tan cennette tekrar kavuşup o güzel Lahor günlerini yâd etmeyi niyaz ediyorum!

Burada bir başka arkadaşımızın onunla yaşadığı ilginç bir hatırasını da aktarmak istiyorum:

‘Beyaz sakallı, nur yüzlü amca’ yardıma yetişti

“2007 Kurban Bayramı’nda unutamayacağımız bir olay yaşadık. Bayram sebebiyle dört gün boyunca İslampura’daki okulumuzda çalıştık. İşler bitttikten sonra ben ve Ahmet Bey onun mavi Hyundai arabası ile evimizin olduğu WAPDA Town’a doğru hareket ettik. Ahmet Bey’in arabası çok eskiydi ve ciddi arızaları vardı. İkimiz de bu arabanın hala yolda gidiyor olmasına hayret ediyorduk. Evimize giderken Canal Road üzerinde araba birden durdu. Ne yaptıysak çalıştıramadık. Dört gündür zaten Kurban işleri dolayısıyla çok yorulduğumuzdan ‘bari bizi eve kadar götürseydi’ diyerek birbirimize bakakaldık.

Arkadaşlarımızdan birine ulaşmak için uğraşırken birden yanımızda bir araç durdu. Beyaz sakallı nur yüzlü bir amca beyaz renkli Suzuki aracından indi ve aracının arkasından çekici halat çıkarttı. Biz daha selam vermeden, ‘kimsiniz, arabamız çalışmıyor, yardım edin’ falan diyemeden o çoktan arabanın altına girmiş kancaları takmıştı. Ben amcanın yanına oturdum, Ahmet Bey de kendi arabasında direksiyon başına oturdu ve evimize kadar gittik. Arabadan indik ‘amcaya para verelim’ dedik ama adam paraları yüzümüze çarptı ve kızgın bir ifadeyle ‘Ben, Allah rızası için yaptım bunu’ diyerek uzaklaştı.

‘Hzır’ sandığımız kişi Faruk Bey’in bakkal komşusu çıktı!

Ahmet abi ile ‘bu kişi kimdi acaba’ diye düşünmeden edemedik. Normalde Pakistan’da kolay kolay kimsenin aracında acil durumlarda kullanılmak üzere ekipman olmazdı. ‘Bu amcada nasıl her şey vardı, neden para almadı, niçin hiç konuşmuyordu, istememize rağmen telefonu numarasını niye vermedi?’ gibi sorularla birbirimize bakakaldık. O kadar yorgunduk ki daha fazla konuşamadan evlerimize gittik. Takip eden günlerde Ahmet abi ile konuştuğumuzda bu kişinin Hz. Hızır (a.s) olduğuna kanaat getirdik ve yıllarca böyle inandık. Ta ki, altı yıl sonra geçen günlerde de vefat haberini duyduğumuz, Lahor’daki hizmetlere maddi manevi yardımda bulunan iş adamı tanıdıklarımızdan Faruk Ali Bey bir gün bize gelip ‘Size falanca amcanın selamı var!’ diyene kadar. Ben de şaşırdım ‘Öyle birini tanımıyorum, kim bu?’ dedim. O da ‘Sizi yıllar önce Canal Road üzerinde çok zor durumda kaldığınız anda arabasıyla çekip evinize götüren kişi’ dedi.

Meğer bizi kurtaran o nur yüzlü amca Faruk Bey’in evinin yakınındaki bakkalın sahibiymiş. Faruk Bey kendisi ile konuşurken çocuğunun Türk okuluna gittiğini söyleyince ‘Ben yıllar önce yolda kalan iki biçare Türkü kurtarmış ve evlerine kadar götürmüştüm’ demiş ve bize selam göndermiş. Ben de o gün Faruk Bey’e ‘Abi biz bugüne kadar Hz. Hızır’ın bizi kurtardığını zannediyorduk, keşke söylemeseydin’ diyerek latife yapmıştım. 🙂

Son.

***

İkinci Bölüm: Namaz aşığı bir insan: Faruk Ali Han (2)

Hey Merhaba 👋 Tanıştığımıza memnun oldum.

Yeni içeriklerden haberdar olmak istiyorsanız

Spam yapmıyoruz! Daha fazla bilgi için gizlilik politikamızı okuyun

0 Comments

No Comment.