Türkçe öğretmeni Doğan Yücel, 2007 yılındaki Türkçe Olimpiyatları elemelerine hazırlanan PakTürk öğrencilerinden İnamullah’ın hikayesini yazdı. İnamullah’ın yüksek azmini ve uzun bir yolculuğun hemen ardından girdiği sınavdaki başarısını anlattı.
Yirmi Birinci Bölüm:
PakTürk Okulları için Lahor’da ilk bursluluk sınavlarını 2005 yılında yaptığımızı daha önce yazmıştım. Bu öğrencilerden Mübeşşir’in başarısını da anlatmıştım. Aynı dönemde ve yine İslampura semtinden bir öğrencimiz daha vardı, adı İnamullah’tı.
2006 yılındaki Türkçe Olimpiyatları seçmelerinde Mübeşşir dilbilgisi dalında birinci olup Türkiye’ye gitmeye hak kazanınca İnamullah ikinci veya üçüncü olarak ertesi yıla kalmıştı. Tabi bu öğrencilerimizi liseye burslu olarak almıştık. Pakistan’da liseler ikişer yıllık olduğundan birinci sınıftan itibaren sınavlara girerler. Bu öğrencimiz de Mübeşşir gibi gece gündüz çalışmıştı ama neticede Türkiye’ye sadece bir öğrenci gidebiliyordu.
Bir taraftan Türkçe Olimpiyatları’nın hazırlıkları diğer taraftan lise bitirme sınavları devam ediyordu. Öğrencimiz, bazı öğretmenlerinin “İnamullah, bırak bu Türkçe işini! Sınavlardan geri kalacaksın, sınıfı geçemeyeceksin!” demelerine ve korkutmak istemelerine rağmen çalışmalarını aksatmamıştı. Bunun üzerine yine aynı öğretmenler müdür beye gitmiş ve “İnamullah bizi dinlemiyor. Burslu öğrenci o, Türkçe çalışmayı bıraksın!” diye şikayet bile etmişti.
Rakiplerine açık ara fark attı
2006 yılındaki olimpiyatlara gidecek PakTürk öğrencileri, ülke seçmelerinde temel seviyeden değil orta seviyeden (B2) dil sınavına girdi. Pakistan’dan o yıl yarışmaya dört kategoriden katılmıştık. Elemelerde yarışan öğrencilerden biri yine Lahor’dan, 10. sınıf öğrencimiz İnamullah’tı. Orta seviyede rakiplerine açık fark atarak birinci olmuş ve Türkiye’ye gitmeye hak kazanmıştı. Ardından Ankara ve İstanbul’da 26 Mayıs-3 Haziran tarihleri arasında yapılan 5. Uluslararası Türkçe Olimpiyatı’na katılacaktı.
Öğrencimiz çok iyi hazırlanmıştı. Lahor’a altın madalyayla dönmesini bekliyorduk. Biletini aldık, galiba Türk Hava Yolları (THY) o yıldan itibaren Türkçe Olimpiyatları’na katılacak öğretmen ve öğrencilere uçak biletlerini biraz indirimli vermişti. İslamabad’da elçilikten İnamullah’ın vizesini aldık. Lahor’daki tanıdık bir acenteden de Karaçi biletini aldık. Lahor’dan Karaçi’ye Pakistan Hava Yolları (PIA) ile Karaçi’den İstanbul’a da THY ile uçacaktı. Erken gidip dinlenebilmesi ve sınava dinç kafayla girmesi için biletini iki üç gün öncesine ayırtmıştık. Galiba salı günüydü ve cuma günü sınava girecekti.
24 saate yakın yolculuktan sonra sınav
Lahor Allame İkbal Havalimanı’na gidince biletimizin başkasına satıldığını öğrendik ve geri dönmek zorunda kaldık. İnamullah’ı mecburen bir sonraki günkü uçuşla Karaçi’ye gönderdik. Yanlış hatırlamıyorsam, cuma günkü THY uçağıyla da İstanbul’a gitti. Ancak cuma günü öğleden sonra galiba saat 14.00’te test olacaktı. Sabah 07.00’de İstanbul’a inen öğrencimizi bir tanıdık arabasıyla alarak sınavın yapılacağı Kızılcahamam’a götürdü. Toplamda 24 saate yakın süren iki uçak ve araba yolculuğundan sonra sınava yarım saat kala ulaşmıştı. Yorgunluk ve uykusuzlukla sınava girince altın madalya beklediğimiz İnamullah bizi gümüş madalyayla teselli etti. O yorgun ve uykusuz haliyle girdiği testin sonunda ikinci olmuştu.
Lahor’a döndükten sonra iş adamları kendisine hediyeler takdim etti. İnamullah sonraları Lahor’a gelen Türk iş adamlarına tercümanlık ve yurtta belletmenlik yaptı. Kendisi halen öğretmenlik yapmaya devam ediyor. Bu hatıra vesilesi ile bir kez daha hayat boyu başarılar diliyorum.
Devam edecek…
***
Yirminci Bölüm: Pakistanlı iş adamlarının renkli Karadeniz gezisi
No Comment.