Eğitimci Doğan Yücel, Pakistan günlerini anlattığı yazı dizisinin bu bölümünde Lahor’da bir PakTürk şubesinin açılışını ve bu sırada yaşanan ilginç olayları anlattı. Pencap valisinin pasta keserken okulun Türk idarecilerine yaptığı bir jesti aktardı.

Yirmi İkinci Bölüm:

2007 yılının ekim ayıydı. Raiwind Road’daki okulun açılış töreni yapıldı. Okul inşaatının maddi olarak yarısını karşılayan Ankaralı işadamları da 40 kişilik bir ekiple Lahor’a geldi. Okulun temel atma törenine merhum Pencap valisi katılmıştı. Ancak dikkat edilmeyen bir ayrıntı bir yıl önceki temel atma töreninde ciddi bir sıkıntıya sebep olmuştu. İnşaat halindeki okulun bahçesine kiralık olarak kurdurduğumuz çadır bir düğün çadırıymış. Lahor’da düğünler genelde akşamları olur. Bu çadırların adet olduğu üzere kırmızı renklidir. Kiraladığımız şirket bize de kırmızı bir çadır kurmuştu.

Çok büyük, görkemli, 2.000 kişilik bu çadır tören başlayınca tam bir sıkıntı kaynağı oluvermişti. 🙂 Gündüz güneş ışığını altına geçiren çadır her tarafı kırmızıya boyamıştı. Haber yapmak için gelen gazeteciler bu durumu görünce kameralara ilaveten çok daha fazla elektrik tüketen flaşları açmışlardı. Bizim herkese yeter diye düşündüğümüz jeneratör, yükü kaldıramaz olmuştu. Törende birkaç defa elektrik kesintisi olmuştu. Bu sefer aynı hataya düşmemiş ve beyaz bir çadır kurdurmuştuk.

Türk büyükelçinin randevusu ile açılış töreni çakıştı

Bir cumartesi günüydü. Açılışa Pakistan ana muhalefet partisi liderinin kardeşi Pencap eyaletinde daha önce başbakanlık da yapan Shahbaz Sharif katılacaktı. İslamabad’dan Türkiye büyükelçisi cumartesi aynı saate Pencap başbakanından randevu istemiş. Bu durumu bir iki gün öncesinden başbakanlık sekreterinden öğrenmiştik. Biz başbakandan büyükelçinin randevu talebini okul açılış töreninin sonrasına almasını talep ediyorduk. Acaba başbakan törene katılacak mı katılmayacak mı diye meraklı bir bekleyiş hakimdi. 

Cuma akşam oldu. Okul yöneticimiz Turgut Bey’in tanışıklığı da olan Pencap eyalet bakanlarından birinin vefat ettiğini öğrendik. Sekreter cuma akşamı aradı ve hükümet üyelerinin cumartesi günkü bütün randevularını iptal ettiğini ve tüm kabinenin cenazeye katılacağını bildirdi. Cumartesi sabah oldu. Eyalet bakanlarından birisi başbakan tarafından okul açılışına nezaret etmesi için törene gönderilmişti. 

Büyükelçi ise Pencap başbakanlık binasına gitmiş. Tüm randevuların iptal edildiğini ve herkesin cenazede olduğunu kapıda öğrenmiş. Kendisi hediye olarak birkaç tepsi baklava yaptırmış. Elçiliğin aşçısı daha önceki yazılarda anlattığım gibi önceden bizde çalışan Servet’ti tabii. Büyükelçi, “Bari 400 km yol gelmişken boş dönmeyeyim” diyerek bizim törene katılmıştı.

Fahri konsolosun düzenlediği 29 Ekim resepsiyonu

Büyükelçi ve Pencap eyalet bakanı törende Türkiye’yi ve Pakistan’ı temsilen birer konuşma yaptılar. Tören sonrası baklavalar Ankaralı iş adamı sponsorlarımıza ve törene katılan diğer misafirlerimize nasip oldu. Ankaralı misafirlerimizle Lahor gezisi yaptık. Padişah Mescidi, Lahor kalesi ve Wagah Border’a gittik. Akşam Lahorlu işadamları onları ağırladı.

Aynı günün akşamında Lahor Fahri Başkonsolosu rahmetli Tajammul Hussain Beyefendi 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı münasebetiyle Awari Hotel’de bir resepsiyon tertip etmişti. Kendisi bizim yakinen tanıdığımız bir insandı. 23 Nisan ve 29 Ekim günlerinde öğrencilerimizle gider ve bayram kutlamalarını yapardık. Çünkü o dönem daha Lahor’da resmi Türkiye konsolosluğu yoktu. Akşam resepsiyona Pencap valisi ile birlikte, öğlen okul açılışına katılan Türkiye büyükelçisi de gelmişti. Okulları temsilen de Bölge Müdürü Turgut Bey ile birlikte Genel Müdür Ünal Bey’i de davet etmişti. Tajammul Bey, Türk bayrağı şeklinde büyükçe bir pasta yaptırmış. Vali ve fahri başkonsolos pasta kesmek üzereydi. Büyükelçi de bıçağı tutmak istedi. Bu sırada bir önceki yılın yazında Turgut Bey ile birlikte Türkiye gezisi yapan ve inşaatın temel atma törenine katılan rahmetli vali, büyükelçiye hitaben “Burada esas elçi bu insanlardır, ben bu insanlarla birlikte pastayı kesmek istiyorum.” diyerek Turgut Bey’i yanına çağırdı. Sonrasında Turgut Bey, vali ve fahri başkonsolos beraberce cumhuriyet bayramı pastasını kesti.

Devam edecek…

***

Yirmi Birinci Bölüm: İnamullah’ın ‘öğetmenlerine inat’ gayreti ve büyük başarısı