Eğitimci Doğan Yücel, PakTürk Okulları’nın Lahor’daki ilk şubesinin nasıl açıldığını şahitlerin dilinden aktardı.
Altıncı Bölüm:
2004 yılında Lahor’a gittiğimde şehirde PakTürk Okulları’nın iki şubesi bulunduğunu ifade etmiştim. Bu okulların açılış hikayelerini birinci elden dinleyelim. Halit Esendir Bey, Lahor’da okul açılışını şöyle anlatır:
“1999 yılında Lahor’da da okul açmaya uğraşıyorduk. Birkaç bina bulmamıza rağmen bir türlü okul açma izni almayı başaramadık. O sırada Kamuran Bey’in bir elektrik firması Lahor’da faaliyet gösteriyordu. Şirketin genel müdür yardımcısı olan ve Lahor’da üniversite eğitimini inşaat mühendisliği bölümünde tamamlayan Fesih Bey ile sonradan iktidar partisi milletvekili olan bir arkadaşı da şehrin bürokrasisini bildikleri için bize yardımcı olmaya çalışıyorlardı. Ben de şahsen defalarca okul açma çalışmaları için Lahor’a gittim.
1999 yılı içerisinde Peşaver ve Kuetta’da da okul açmayı başarmıştık. Ancak çok ısrar etmemize ve uğraşmamıza rağmen 10 milyona yakın nüfuslu, Pakistan’ın ‘eğitim, sanat ve kültür merkezi’ olan Lahor’da bu konuda bir türlü muvaffak olamamıştık. Lahor’da okul açma teşebbüslerimiz devam ederken, 12 Ekim 1999 tarihinde ülkede askeri darbe oldu. Dönemin Genelkurmay Başkanı General Pervez Müşerref, Sri Lanka Ordu Komutanı’nın davetlisi olarak o ülkeye resmi ziyarete gitmişti. Bu ziyaret öncesinde yaşanan bir dizi siyasi olaydan ötürü Pakistan Başbakanı Navaz Şerif ile Genelkurmay Başkanı General Pervez Müşerref arasında anlaşmazlıklar baş göstermişti. Genelkurmay Başkanı Müşerref Sri Lanka’dan dönüş yolundayken Başbakan Şerif onu görevden azlettiğini açıkladı. General Müşerref’in içinde bulunduğu Pakistan Havayolları uçağının Navaz Şerif Hükümeti tarafından önce Pakistan’a inmesine izin verilmemesi ve ardından Sind eyaletindeki uzak bir havaalanına yönlendirilmesi sonucunda, üst düzey askeri birlikler ilk olarak Cinnah Uluslararası Havaalanı’nın kontrolünü ele geçirerek Müşerref’i ve 200’de yakın yolcuyu taşıyan Pakistan Havayolları uçağının Karaçi’ye inmesini sağladı. Bu esnada İslamabad çevresindeki askeri birlikler de Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Bakanlıklar ve Pakistan Devlet Televizyonu PTV’nin de aralarında bulunduğu kilit öneme haiz binayı kuşattı. Aynı gece Pakistan Silahlı Kuvvetleri kan dökülmeden bir askeri darbe ile yönetimi devralmış oldu.
Darbe, Türk Okulları’nın faaliyetlerini etkilemedi
Genelkurmay Başkanı General Pervez Müşerref 14 Ekim 1999’da İslamabad’da Pakistan devlet televizyonundan yaptığı halka sesleniş konuşmasında ülke çapında olağanüstü hâl ilan edildiğini duyurdu. Bu meyanda anayasa askıya alınarak millet meclisi ve eyalet meclisleri münhal kılındı. Navaz Şerif hükümeti devrildi ve ordu ülkenin idaresine el koydu. Cumhurbaşkanı Refik Tarar ise bir süre daha görevde kaldı. Ancak bu durum okullarımıza negatif yansımadı. Pervez Müşerref’in çocukluğu Türkiye’de geçmişti. Türkiye’yi, Mustafa Kemal’i seven ve Türkçe konuşan bir insandı. O sebeple ülkede oluşan siyasi atmosferin Türkiye menşeli bir eğitim vakfına olumsuz bir yansıması olmadı. Kendisi koyu bir Beşiktaş taraftarıydı ve cumhurbaşkanlığı sırasında Beşiktaş takımı Pakistan’da bir dostluk maçına davet edilmişti.
1999 yılının eylül ve ekim aylarında okul için bulunan binaları görmemize rağmen bir türlü açmak nasip olmadı. O yılın sonlarında bir tavsiye üzerine Allame Muhammed İkbal’in Lahor’daki kabrinde Allah’a bize muvaffakiyet ihsan etmesi için dua ettim. Bu arada çalışmalarımız devam etti ve aradan fazla zaman geçmeden Lahor’un merkezi semtlerinden Gulberg’de bir bina kiralayabildik.”
İlk yıl 20-25 öğrenci ile eğitime başlandı
Okul binasını bulanlardan ve okulun ilk çalışanlarından bir arkadaşımızın o günlere dair hatıraları şöyle:
“Pakistan’a 5 Nisan 2001’de gittim. Halit Bey’in tavsiyesi ile İslamabad’dan Karaçi’ye giderek haziran ayına kadar orada kaldım. Ardından evlendim ve bir süre eşimden ayrı Kuetta’da bulundum. Eylül ayındaki düğünümüzün ardından eşimle Lahor’a yerleştik. Bir ay öncesinden yani ağustos ayında Lahor’da okul binası aramaya başladık. Lahor’da bir grup Türk ve Pakistanlı üniversite öğrencisinin kaldığı küçük bir yurt vardı. Ben de o arkadaşlarla birlikte bir ay kadar kaldım. Sanırım Eylül ayında okul binasını bulduk. İslamabad’dan gelen Süleyman Bey ile beraber kira anlaşmasını imzaladık. Okulun hazırlanma sürecinin ardından ilk öğrenci kaydı Ekim 2001’de yapıldı. Süleyman Bey, ben ve eşim okulun ilk idareci ve öğretmen kadrosu olarak göreve başladık.
İlk yıl okulumuza 20-25 öğrenci kaydoldu. 2002-2003 eğitim- öğretim döneminde 60 öğrenciye ve 2003-2004 eğitim-öğretim döneminde ise 120 öğrenci sayısına ulaştık. Arkalı önlü iki villadan müteşekkil okulumuzda arka binanın üst katında ilk bir-iki yıl bekâr öğretmenlerimiz kaldı. Öğrenci mevcudunun artması ile bu öğretmenlerimiz kendilerine ayrı ev tuttu. 2005 yılında lise sınıflarımız açıldı ve okulumuzun arkasındaki bir diğer bina da kiralanarak iki ayrı binada eğitim hizmetleri verilmeye başlandı. 2006’da O level sınıflarımızı açtık ve arkadaki binanın bir katı yurt haline getirildi. 2007 yılında ise Raiwind Road’daki okul binamızın inşa edilmesiyle okulumuzu oraya taşıdık.”
Devam edecek…
***
Beşinci Bölüm: Lahor’da ilk yurdun açılışı
No Comment.