Bu yazı serisinde Pakistan’ı merak edenler için bir haftalık turistik gezi turu kaleme aldık. İslamabad, Lahor ve Karaçi’yi gün gün gezeceğiz birlikte.
Sabah Rawalpindi’de uçaktan indiğinizde 20km’lik bir yolculuk sonunda ilk gezilecek yer yol üzerindeki Shakarparian anıtı.
Shakarparian biraz tepelik bir yerdir. İslamabad’ın girişinde yer alan ormanlık bir alandır. Üst kısımda kütüphane, piknik alanları vs. vardır. Kısa bir gezinti ve fotoğraf çekiminin ardından ikinci durağımız Rawal Lake.
Rawal Lake aslında bir baraj gölüdür. Rawal Baraj Gölü kenarında kahvaltı ve sonrasında biraz gezinti. Şehir merkezine biraz uzak olan bu yer genelde yazlıklar için kullanılır.
Sonrasında otelimize geçiyoruz. Biraz dinlendikten sonra ikindi sırasında Faysal camii.
Suudi Arabistan Kralı Faysal’ın, 1966’da Pakistan’ın başkenti İslamabad’a ziyaretinde büyük bir cami yapılmasına karar verilmiştir. 1969’da beynelmilel bir proje yarışması düzenlenmiştir. Yarışmada 17 ülkeden 50 proje arasından kazanan tasarım, Vedat Dalokay olarak bilinen meşhur bir Türk mimarın çizimidir. Böylece Türk mimar Dalokay’ın çizimi, Pakistan Hükümeti’nin ödülüne layık görülmüştür. Geometrik tasarımı birbirinden güzel üç farklı fikrin birleşimidir. Sekiz kenarlı bir çöl bedevi çadırı, Kâbe’nin kübik şekli ve dört köşesinde Osmanlı tarzını andıran minarelerin birleşimidir.
Kral Faysal’ın 120 milyon riyallik (27 milyon dolar) bağışıyla ve inşaatı 1976 yılında başlayan cami 1986’da bitirilmiştir. Cami, o günkü değerlere göre toplam 45 milyon ABD Doları’nı bulan maliyetle tamamlanmıştır. Pakistan’ın klasik cami mimarisinden farklı olan Faysal Camii, bugün 100 bin kişiyi bulan kapasitesiyle o zamanlar sadece Pakistan’ın en büyük camisi değil, aynı zamanda 1986’dan 1993’e kadar dünyanın en büyük camisidir. Daha sonra, Fas’ın Kazablanka kentindeki II. Hasan Camii bu rekorun sahibi olmuştur. Ardından Mekke’deki Mescid-i Haram ve Medine’deki Mescid-i Nebevî’nin (Peygamber Camii) büyük çapta genişletilmesi ile Faysal Camii, büyüklük bakımından dünyada dördüncü sıraya gerilemiştir. Namaza gelen cemaat ve turistler için caminin çevresinde, hediyelik eşyaların satıldığı bir alan da bulunmaktadır. Mimar Dalokay 30 yıl önce bir trafik kazasında hayatını kaybetmiştir. İçi ve etrafı hususi gezmeye gidilecek büyüklüğe sahiptir. Caminin şehir tarafında mimarının yazıldığı bir tabela vardır. Bu tabelayı ilk okuyan Türkler Vedat Dalokay ismini görünce önce biraz şaşırır, sonra bir Türk mimar olduğunu anlar ve ayrı bir mutluluk hisseder.
Faysal Camii’ne yakın İslamabad’ın Batı tarafındaki dağın eteğinde yer alan Damen-i Koh sıradaki uğrak yerimiz. Arabayla ancak çıkılır. Yürüyerek biraz uzaktır. Akşamları oradan şehri ve günbatımını seyretmenin ayrı bir güzelliği olur. Dâmen-i Koh adı üzerinde dağ eteği demektir. İslamabad’ın en gözde parklarından birisidir. Şehirden rakımca yüksekte olduğundan özellikle akşamları efil efil eser. Park, dağdaki tabii ormanın içerisine yapılmıştır. Akşam yemeğimiz Türklerin damak tadına da uygun Kabul restoran. Özellikle kuzu şişi tatmanızı tavsiye ederiz.
Yemek sonrası alışveriş için İslamabad’ın en büyük alışveriş merkezi Centaurus’a geçiyoruz.
Otele yerleşme ve yatış.
No Comment.